26.2.07

evden kaçan kocaman adamlar var

herkes her şeyi bilsin istiyorum. herkes her şeyi olduğu gibi bilsin. gerçekte ne olup bittiğini bilmeyen kalmasın. sonra devam ederiz kaldığımız yerden. öyle veya böyle. affedenler çıkacak belki; ya da asla bağışlamayanlar, yüzümüze bir daha hiç bakmak istemeyenler olacak. ama bundan iyidir. insanların hayatını karartmaya gerek yok diyor, saçını arkaya atarken. uzun çok uzun saçları var, siyah ve dağınık. senin bildiğini herkesin bilmesi gerekmiyor. günah çıkartmanın alemi yok, manastıra falan da kapanman gerekmiyor.

yanağım avucumun içini dolduruyor.


kapının kapanma sesiyle uyandım. evden çıkmıştı. şimdi merdivenlerden iniyordu, birazdan dış kapıdan çıkıp caddeye doğru yol alacaktı. aslında hiç gitmek istemiyordu. onun aslında hiç gitmek istemezken istiyormuş gibi yapmasına hayrandım. bende olmayan buydu. kendimi kandırma potansiyelim çok düşüktü. şimdi ev boştu. boş evleri sevmiyordum. kalorifer borularından çıkan sesler arasında yataktan kalkmaya çalışıyordum. yataktan kalkmak her şeyi kabullenmek demekti. her şeye tekrar başlamak demekti. gece tekrar aynı yatağa gireceğini bilerek yataktan kalkmak gerçekten anlaşılır gibi değildi. ama onun yanında yaşadığım bunca zaman öğrendiğim bir şey varsa bu da anlaşılır olmayandan uzak durmaktı. bilgisayarı açıp saatlerce oyun oynayabilirdi o, saatlerce gitar çalabilir, saatlerce bir şiir üzerinde çalışabilirdi. onun zaman aslında hiç yokmuş gibi davranmasına hayrandım.

artık her sabah yatağımı topluyorum.


yan dairede yaşayabilirdi. en azından yan apartmanda olsaydı. onun her zaman erişilebilir olmasını istiyorum. onu düşündüğümde kalbimin üzerine çöken bu ağırlıktan kurtulmalıyım. bununla yaşayamıyorum.

insan sürekli birini özleyerek yaşayabilir mi?





<< Home